• 0

Kavernom Tedavisinde Gamma Knife

Kavernom beynin damarsal bir hastalığıdır. Bazı beyin damarlarının adeta bir böğürtlen görünümü alıp yumak hale gelmesini ifade eder. Kavernomlar tesadüfen saptanabileceği gibi bazı yırtılıp kanaması nedeniyle nöbet, baş ağrısı gibi semptomlara da yol açabilir. Anevrizma, AVM gibi beynin diğer damarsal anomalilerinde olduğu gibi kavernomların da kanama riski vardır. Ancak kavernomlar bu anomaliler içinde bir nebze daha risksiz yapılardır. Çünkü kavernomların içindeki kan akışı daha azdır ve basıncı da yüksektir. Bu da yırtılma riskini azaltır ve ciddi bir beyin kanamasına da nadiren yol açar. Ancak bu görece riski düşük anomali yine de insan hayatını veya bireyin fonksiyonel becerilerini tehdit edebilir. Bu nedenle de çoğu zaman tedavi edilmeleri düşünülür.

Yapılan çalışmalar kavernomun yırtılıp kanamaya yol açma ihtimalinin her yıl 1% olduğunu belirtmektedir.

Kavernomların tedavisinde tüm dünyada kabul edilen altın standart yaklaşım cerrahidir. Damar yumağı ameliyatla beyinden çıkarılır. Böylece hastanın varsa semptomları ortadan kalkar. Beyin kanaması riski kaybolur.  Kavernom tedavisindeki bir diğer yaklaşım da Gamma Knife radyocerrahisidir. Ameliyat için riskli olan hastaların ve beynin derin bölgelerine yerleşmiş kavernomların Gamma Knife ile tedavisi düşünülebilir. Bugün için kavernom tedavisinde Gamma Knife’ı rolü sınırlı olsa da ameliyata uygun olmayan hastalar için alternatif bir seçenek sunabilmesi açısından oldukça değerli bir yöntemdir.

Hangi Kavernomlara Gamma Knife Yapılabilir?

20 yıldan uzun bir süredir kavernom tedavisinde Gamma Knife kullanımı özellikle yüksek cerrahi risk taşıyan hastalarda ve/veya beynin derinliklerinde yerleşmiş lezyonlarda kullanılmaktadır. Kavernom tedavisinde Gamma Knife uygulamasının temel amacı ilgili lezyonunun kanama riskini ve hastanın semptomlarını azaltmaktır. Bu doğrultuda yapılan farklı çalışmalar mevcuttur. 250’den fazla hastanın sonuçlarını içeren bir çalışmada nöbet tablosu olan hastaların yüzde 82’sinde nöbet kontrolünde iyileşme olmuştur. Bir diğer veri ise kanamaya yöneliktir. Kavernomu kanadıktan sonra takip edilmeye başlanan hastalarda kavernomun yıllık kanama oranı %23 iken Gamma Knife tedavisinden sonra bu oran kayda değer ölçüde azalmıştır. İlk 2 yılda kanama riski %9’a, sonrasında ise %7’ye düşmüştür.

  • Beynin derinlerinde, riskli bölgelerinde yer alan kavernomlar çeşitli cerrahi riskler barındırabilir. Bu tip olgularda Gamma Knife oldukça güvenli bir alternatif tedavi yöntemi olarak değerlendirilip, uygulanabilir.
  • Yaşı ileri hastalara cerrahi önerilmeyip, takip düşünülebilir. Ancak bazı hastalarda nöbet ve fonksiyon kaybı gibi semptomlar söz konusu olabilir. Bu durumda Gamma Knife düşünülebilir.

Hangi Kavernomlara Gamma Knife Yapılmamalıdır?

Cerrahiyle çıkarılması mümkün, genel sağlık durumu iyi ve tedavi edilmeye ihtiyaç duyan tüm kavernomların tedavisinde ilk seçenek olarak cerrahi düşünülür.

Kavernom Tedavisinde Gamma Knife Avantajları

Kavernomların birincil tedavisi cerrahi olmakla birlikte, cerrahi yapılamayan hastalara alternatif bir tedavi seçeneği sunabilmesi itibariyle Gamma Knife değerli bir yaklaşım olarak öne çıkar. Avantajları da şu şekilde belirtilebilir;

  • Kesisiz bir işlem olduğu için hastada bir kanama ya da enfeksiyon riski çok çok düşüktür.
  • Hastanın anestezi almasına gerek yoktur.
  • İşlemden sonra kişi günlük yaşamına geri dönebilir.
  • Hasta hali hazırda bir ilaç kullanıyorsa genellikle bunları bırakmasına gerek yoktur.

Add Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked *